KEMİRGEN NEDİR?

KG

Fareler

Memelilerin en büyük takımını oluştururlar. Günümüzde yaşayan memelilerin yarısından fazlasını içine almaktadır. Kemiriciler insanların besinlerini yiyerek, tahta kağıt, deri, kumaş, yer altı kabloları ve elektrik izolasyonları gibi alanları kemirerek ekonomik açıdan oldukça büyük zararlar verdikleri gibi bazı bulaşıcı hastalıkları taşımaları sebebiyle de insan sağlığı üzerinde önemli bir tehlike teşkil ederler. Zoologlar 3000 farklı kemirici tespit etmiştir. Bunlar arasında insan sağlığına ve ekonomiye verdikleri zarar bakımında üç tür önem kazanmaktadır.

Ev Faresi (Mus Dometicus)

Boyu 10–15 cm’dir. Rengi kahverengi-gridir. Kuyrukları ince olup, baş ve gövde kısımlarından daha uzundur. Ağırlığı 25–35 gr’dir. Dışkıları ince ve iğ şeklindedir. Lağımdan başka her çeşit besin bulunan binalar ile yakın çevrelerinde bulunabilirler. Doğal yayılma alanlar; Akdeniz bölgesi, kuzey Afrika, Orta Asya stepleri, çin ve Japonya’dır. Günümüzde insan hariç diğer memeli hayvanlardan daha geniş bir yayılma alanına sahiptirler. Dünya üzerinde yaklaşık 10 milyar kadar fare yaşamaktadır.
Genellikle; soğuk hava depolarında, pirinç, şeker kamışı ve mısır tarlaları, tuz havzaları, kömür ve maden ocakları gibi çeşitli alanlarda yaşarlar. Bunlardan genellikle evlerde insanlarla birlikte yaşayanlar olduğu gibi yılın yarısını doğada geçiren farelerde mevcuttur. Açık alanlarda bulunanlar ot ve tahıllarla beslenirler. Kış için besin depo ederler. Fareler; hastalık etkenlerini, biyolojik, mekanik ve ekto parazitler yoluyla, insan ve evcil hayvanlara bulaştırırlar ve insan sağlığı olumsuz yönde etkilerler. Farelerin hastalıklarını bulaştırması; ısırıkları, leşlerine dokunulması, kılları, idrar ve dışkıları ile kirlenmiş yiyeceklerin yenilmesi yoluyla olmaktadır.
Kemiricilerin bulaştırdıkları hastalıklar arasında en korkunç olanı koyu renk kabarcıkla deride beliren “siyah ölüm” denen VEBA hastalığıdır. Bu hastalık gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkelerde ciddi ölümlere neden olmaktadır.

Norveç Sıçanı (Rattus Norvegicus)

Baş gövde uzunluğu 25–30 cm’dir. Gri, kahverengi, arka bacak ve alt kısmı soluk renklidir. Kuyruk uzunluğu baş+gövde uzunluğundan daha kısadır. Ağırlığı 500–550 gr’dir. Dışkıları grup halinde ve iğ şeklindedir. Lağımlarda, insanca kalabalık park yerleri ve pazar yerlerinde yaşarlar.

Ev sıçanı (Rattus Rattus)

Baş gövde uzunluğu, 20–22 cm’dir. Siyah, gri, kahverengi veya sarımtırak kahverengi renkte olabilirler. Kuyruk uzunluğu baş+gövde uzunluğundan daha fazladır. Ağırlığı 250–300 gr’dir. Dışkıları dağınıktır. Liman bölgelerinde, kanal ve nehirlerle bağlantılı iç merkezlerde ve bahçelerde bulunurlar.

Üreme
Ev fareleri uygun iklim koşullarında, yeterli besin ve barınağın bulunduğu durumlarda bütün yıl boyunca çoğalabilirler. Yuva ve besin bulduklarında doğurganlıkları artar. Düşük sıcaklık şartlarından pek etkilenmezler. Bir dişi doğum yaptıktan iki hafta sonra tekrar gebe kalabilir. Bir defada 10, yılda 50 adet yavru doğurabilirler. Gebelik süresi uygun şartlarda 20 gündür. Yeni doğmuş bir fare yavrusu 1 gr’dir. Olgunlaşma süresi 18 ay boyunca devam eder.
Farelerin görme gücü zayıftır. İşitme, koklama ve tat alma duyuları ise oldukça gelişmiştir. Fareler ve sıçanlar genellikle insanlarla aynı tür besinleri tüketirler çoğunlukla tahıl ürünleri ile beslenirler. Ev fareleri geceleri aktiftir. Zor durumlarda gündüzleri de faal olurlar. Depolanmış ürünlere saldırırlar. Kış aylarında yiyecek sıkıntısı çekmemek için kapalı mekanlarda yaşamayı tercih ederler. Fareler genellikle grup halinde gezerler.

Bulaştırdığı Hastalıklar

  • Veba
  • Humma
  • Tuleramia
  • Kanamalı sarılık
  • Tifüs
  • Besin zehirlenmeleri
  • Kuduz
  • Riketsiyal suçiçeği
  • Birçok mantar ve virüs hastalıkları
Fare Mücadelesi
Fareler gruplar halinde gezerler zekaları ve iyi gelişmiş duyuları sayesinde hemen hemen her ortama uyum sağlama yeteneğine sahiptirler. Grup içerisinde bir erkek fare diğerlerine baskı kurar. Güçlü olan bu erkek fare beslenme işi ile uğraşır. Grup şüphelendikleri maddeleri bir temsilcilerine yedirerek sonucu beklerler eğer ölüm olursa diğerleri bu maddeden yemezler. Bu özelliklerinden dolayı farelerle mücadele diğer zararlılarla mücadeleden daha zor ve özel eğitim gerektiren bir mücadeledir. Yapılacak olan kimyasal mücadeleden önce bunların yuvaları, gıda ihtiyaçlarını nasıl karşıladıkları, kullandıkları yollar çok iyi tespit etmek gerekir. Bu tespitler yapıldıktan sonra kullanılacak ilacın tespiti ve hangi noktalara uygulanması gerektiği belirlenmelidir. Zira fareler şüphelendikleri durumlarda gıda ihtiyaçlarını giderme yöntemlerini tamamen değiştirerek yeni sistemlere çok hızlı bir şekilde adapte olmaktadırlar.

Yapılması Gerekenler

Fare mücadelesinde temel olarak yapılması gereken işlemler;

  • Fare ve sıçanlara ait giriş-çıkış deliklerinin kapatılması
  • Yuvalarının kapatılması, besin ve su kaynaklarının bozulması
  • Kapan ile yakalama
  • Yapıştırıcı kullanma
  • Çatılara tel kafes koymak
  • Borulara tırmanmayı önlemek için engeller koymak
  • Evlere doğru uzanan ağaç dallarını kesmek
  • Rodentisit ler kullanmak